Bir adam, Tabiîn’in büyüklerinden Yunus b. Ubeyd’in Basra’daki dükkanına gelmiş, yoksulluktan yakınıyordu. Son derece mutsuz bir adamdı bu. Bazıları gibi parası pulu, malı mülkü olmadığı için kendisini fakir sayıyordu ve bu durumdan hoşnut değildi. Yunus b. Ubeyd ona şöyle dedi:
– Görmeni sağlayan şu gözlerin olmasaydı da yüz bin dirhem paran olsaydı, bu seni mutlu eder miydi?
Adam, tereddütsüz “Hayır!” diye cevap verdi.
– Peki ellerin olmasaydı da yüz bin dirhem paran olsaydı, bunu ister miydin?
Adam yine kesin bir dille “Hayır!” dedi.
Yunus b. Ubeyd, insanın sahip olduğu uzuvların bir kısmını daha tek tek sayıp adama bunların yerine parayı tercih edip etmeyeceğini sordu ve her defasında da aynı cevabı aldı. Nihayet şunları söyledi ona:
– Bakıyorum üzerinde yüz binlerce dirheme değişmeye razı olmadığın nimetler var ve sen hâlâ yoksulluktan yakınıyorsun!
Bugün de dilimizle ve kalbimizle şikayete yeltenmeden önce nelere sahip olduğumuzu şöyle bir düşünmekte fayda var.
alıntı